UAD Kararı ve UNRWA Yaptırımları: Umut ile Tehdit Arasında Gazze Halkı

Güney Afrika Cumhuriyeti İsrail’e karşı Uluslararası Adalet Divanı (UAD) nezdinde Soykırım Suçunun Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi’nin (Soykırım Sözleşmesi) ihlali gerekçesiyle dava açmıştı. Davada talep edilen geçici tedbirlere dair duruşmaların kararı 26 Ocak’ta açıklandı. Uluslararası Adalet Divanı özetle İsrail’in soykırımı önleyecek tedbirleri almasına hükmetti. Soykırım davasının düşürülmesi talebini de reddetti.

Alınan tedbir kararlarının gerekçelendirmesinde Birleşmiş Milletler (BM) organlarının ve uzmanlık kuruluşlarının açıkladığı rapor ve ortaya koyduğu beyanların da referans gösterilmesi önemlidir. Zira mahkeme kararı 100 günü aşkın süredir devam eden zulmün durdurulması için ilk günden beri yapılan çağrıların, açıklamaların etkisiz kalmadığını gösteriyor. Uluslararası düzlemde bu tepkiler olmasaydı belki bu konunun adalete taşınması, Lahey’de görüşülmesi bile mümkün olmayacaktı. Bu bakımdan hukuki sınırlar içinde yapılan her barış ve ateşkes çağrısının ve eylemin değerli olduğuna inanıyoruz. Bu kararın alınabilmesinde şüphesiz ki en büyük pay işlenen suçlara dair kanıtları en zorlu şartlar altında toplayarak, bu kanıtları dünya kamuoyuna ulaştırabilmiş olanlarındır.

Gündem | 26 Ocak 2024 Uluslararası Adalet Divanı, İsrail’in Talebini Reddetti: Soykırım Davası Devam Edecek 26 Ocak 2024

UAD kararıyla, kim desteklerse desteklesin, hiçbir devletin hukukun üzerinde olmadığını göstererek sadece Gazze halkı için değil tüm insanlık için umut ışığı olmuştur. Adaletten, barıştan yana olan umutları yeşertmiştir.

Diğer yandan UAD kararından kısa bir sonra Birleşmiş Milletler Filistinli Mültecilere Yardım Ajansı UNRWA’ya yönelik birtakım iddialar ortaya atıldı.  UNRWA da bu iddialara yönelik soruşturma başlattı. Almanya, İsviçre, İtalya, Kanada, Finlandiya, Avustralya, İngiltere, Hollanda, Avusturya, Fransa, Japonya ve ABD, UNRWA’ya yönelik finansal desteğini geçici süreyle durdurma kararı aldı. UNRWA’nın en büyük bağışçılarından olan AB de yardımları yapılacak inceleme sonucu durdurup durdurmayacaklarına karar verileceğini açıkladı. Yaklaşık 6 milyon Filistinli UNRWA tarafından oluşturulan mülteci kamplarında bu kurumun yardımları ile hayatına devam ediyor. Gazze halkına çok sınırlı miktarda yapılabilen insani yardım yine UNRWA aracılığıyla yapılıyor. Bu bakımdan topyekûn kurumu cezalandırmak özünde Filistin ve Gazze halkını cezalandırmaktır.

AŞIRI SAĞA KARŞI PROTESTOLAR

Almanya ve Avusturya’da ise aşırı sağa karşı protesto gösterileri düzenleniyor. Aralarında AfD’li yöneticilerin de bulunduğu toplantılar yapılarak; ülkedeki “Alman vatandaşı olsalar bile” göçmenlerin sınır dışı edilmesine yönelik gizli planlamaların yapılmasının ortaya çıkmasının ardından yapılan gösterilerde binlerce kişi sokaklara iniyor. Aşırı sağcı ve ırkçı AfD partisinin son dönemlerde yükselerek bazı eyaletlerde en büyük ikinci parti konumuna yükseldiğini hatırlayacak olursak bu gelişmelerden AfD’ye olan desteğin ne denli etkileneceği protestoların sandığa ne derecede yansıyacağı merak konusu.

Üç aylara girdiğimiz şu günlerde birbirinden değerli kandil geceleri önümüzde, şimdiden Miraç Kandili’nizi kutluyor Peygamber Efendimiz’in miraca yükseldiği Mescid-i Aksâ’nın yeniden barış ve huzura kavuşmasını temenni ediyorum.