Almanya’da “İş Gücü Anlaşması”nın 60. Yıl Dönümü Kutlandı

Almanya’da “İş Gücü Anlaşması”nın 60. Yıl Dönümü Kutlandı

Almanya Uyum Vakfı tarafından Başbakanlık binasında düzenlenen törende, “İş Gücü Anlaşması”yla Türkiye’den ve diğer ülkelerden Almanya’ya gelen misafir işçiler takdir edildi. Yeni tip koronavirüs  salgını sebebiyle çevrim için düzenlenen törene Almanya Başbakanı Angela Merkel, Göç, Sığınmacılar ve Entegrasyondan Sorumlu Devlet Bakanı Annette Widmann-Mauz ve eski Cumhurbaşkanı Christian Wulff da katıldı.

Başbakan Merkel, yaptığı konuşmada, Almanya’ya gelen insanlara yönelik uyum çalışmalarının yapılmadığını belirtti ve ekledi, “O dönemde ‘uyum politikası’ gibi bir kavram yoktu. Misafir işçi kavramı, herkesin yakında gideceğine ilişkin düşünülen şeyi ifade ediyordu. Ancak bunların çoğu gerçekleşmedi.”

Göreve geldiği 2005’te entegrasyondan sorumlu Devlet Bakanlığının kurulduğunu belirten Merkel, “Çünkü bunun (entegrasyonun) çok daha büyük önem kazanması gerekiyordu.” dedi. Başbakan, bugün göçmenlere yönelik uyum ve danışma kurslarının verildiğine işaret ederek, Almanya’daki göçmenlerin Almanca öğrenmesinin önem taşıdığını vurguladı.

“UYUMUN HEDEFİ BİRLİKTELİKTİR”

Alman toplumunun, Almanya’nın göç ülkesi olduğunu ve başka kültürlerden gelenlerin bu ülke için çalıştığında güçlendiğini anladığını ifade eden Merkel, “Uyumun hedefi bu birliktelik. Entegrasyon, isminiz Klaus veya Erika olmadığı için asla tamamlanmayan, 7 nesil süren bir görev olamaz.” değerlendirmesinde bulundu. Başbakan Merkel, insanlar arasında daha çok temasın sağlanması gerektiğini belirterek “Bu konuda yapacak çok şeyimiz var.” dedi.

“Herkes göçten yararlandı”

Eski Almanya Cumhurbaşkanı Christian Wulff yaptığı konuşmada, “Almanya’da göçmen çocukları sporda, kültürde, bilimde, ekonomide harikalar yaratıyor ve önemli rol üstleniyor. Herkes, göçten yararlandı, buraya gelen göçmenler ve ülkemiz de. Bu bir anlamda kazan-kazan durumuydu. Bu nedenle teşekkür etmek ve saygı göstermek bir vazife.” dedi.

Wulff, işçi göçünün üzerinden yıllar geçtikten sonra ancak bugün bunun bir başarı hikayesi olarak değerlendirildiğini ve Almanya’nın bugünkü refahının Türkiye’den gelen göçmen işçilere borçlu olduğunun anlaşıldığını vurguladı. 60’lı yıllarda insanların ailesi olmadan, dil bilmeden Almanya’ya gelmelerinin hafife alındığına işaret eden Christian Wulff, “Misafir işçi kavramı bile insanların kısa süreliğine gelip çalışıp eve döneceklerini çağrıştırıyordu. Buraya insanların geldiği, aileleriyle yaşamak ve burada kalmak istediklerinin anlaşılması yıllar sürdü. Bu ailelerin Alman vatandaşı olan ve Almanya’ya çok iyi uyum sağlamış çocukları oldu.” değerlendirmesinde bulundu.

ARTAN YABANCI DÜŞMANLIĞINA DİKKAT ÇEKTİ

Christian Wulff, göçün Almanya’ya kazanımlarını anlatırken, diğer yandan ülkede yabancılara karşı artan nefrete de dikkat çekti. Wulff, Almanya’da yabancılara karşı artan nefretten ve düşmanlıktan ve bunun bazı bölgelerde seçim malzemesi olarak kullanılmasından endişe edilmesi gerektiğini belirterek “Halbuki insanlar bir araya gelip karşılıklı yüz yüze temas kurulduğu zaman diğerlerinin kendilerinden farklı olmadığını, farklı ihtiyaçları olmadığını görecekler.” ifadelerini kullandı.

Kalp doktoru Dilek Gürsoy’un annesine ödül

Törenin sonunda Almanya’nın kalkınmasına katkı sağlayan birinci nesli temsilen 4 kişiye “Talisman” ödülü verildi. Almanya Başbakanı Merkel, ülkede 2019’da “yılın doktoru” seçilen kardiyolog Dilek Gürsoy’un annesi Zeynep Gürsoy’a “Talisman” ödülü verildikten sonra yaptığı konuşmada çok duygulandığını belirterek “İyi bir annenin harika bir kızı olur.“ dedi. Merkel, “Ülkemiz için geçmişte ve hâlâ bugün yaptıklarınızdan dolayı teşekkür ederim.” ifadesini kullandı.

Almanya, 2. Dünya Savaşı’ndan sonra iş gücü açığını kapatmak amacıyla 1955’te İtalya, 1960’da Yunanistan ve İspanya ile anlaşmalar yaparak buralardan işçi getirdi. Almanya, Türkiye ile de 30 Ekim 1961’de İş Gücü Anlaşması imzalayarak Türkiye’den resmi olarak Almanya’ya iş gücü göçü başladı. (AA)