Sorunlu zihniyet yine sahnede: Saldırılar ve yasaklar

Sorunlu zihniyet yine sahnede: Saldırılar ve yasaklar

2020’ye bazı üzücü gelişmelerle girdik. Almanya’daki Müslüman toplumun önemli ve önde gelen isimlerinden olan Dr. Murad Wilfried Hofmann 89 yaşında hayatını kaybetti. Almanya’daki Müslüman nesilleri etkileyen, onlar için rol model olan, akademik, kültürlerarası ve dinî konularda çok sayıda makale ve kitabı bulunan Hofmann’a tekrar Allah’tan rahmet yakınlarına ve tüm Müslümanlara başsağlığı dilerim.

Cami saldırıları

3 Ocak’ta Almanya Münchberg’de bulunan Mimar Sinan Camii’nin cam kapısı kırıldı. 11 Ocak’ta ise Finnentrop şehrinde maskeli bir grup, teşkilatımıza bağlı Finnentrop Ayasofya Camii’ne taşlı saldırı düzenledi. Northeim beldesindeki bir mezarlıkta ise, Müslümanlara ait mezarlar tahrip edildi. İrili ufaklı benzer olaylar Almanya’nın ve Avrupa’nın çeşitli yerlerinde yine yaşanmaya devam etti. Bu bağlamda buradan tekrar #brandeilig cami saldırılarının online şikâyet platformunu hatırlatmak istiyorum. Hessen’de de “Hessen schaut hin” adlı bir online kayıt sitesini hayata geçirildi. Mağdurlara ırkçılık veya ayrımcılık olaylarını artık internet üzerinden bildirebilme imkânı sunan bu çalışmadan dolayı ilgilileri tebrik ederken bu tür menfi olayların azalmasına vesile olmasını diliyorum.

Avusturya ve Belçika

Avusturya’da uzun süredir gündemde olan ve tartışılan konulardan biri de ilkokullardaki başörtüsü yasağı. Ülkede aşırı sağcı hükûmet geçen yıl tartışmaların gölgesinde ilkokullarda başörtüsü yasağını yürürlüğe koymuştu. Avusturya İslam Cemaati (IGGÖ) ise başörtüsünü ilkokullarda yasaklayan yasanın iptali için, Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu. Yasağa eğitim kurumlarının sekülerliği ve “cinsiyet eşitliği” gibi hususlar gerekçe gösterilse de ilkokullarda Müslümanlar dışında başka herhangi bir dine ait sembol ya da kılık kıyafetin yasaklanmaması söz konusu yasa ile sadece Müslümanların hedef alındığını ortaya koymuştur. Anayasa Mahkemesi’nin bu çarpıklığa bir son verecek kararı almasını temenni ediyoruz. Belçika’da da geçtiğimiz ay temyiz mahkemesi, devlet okullarındaki başörtüsü yasağı ile ilgili asliye mahkemesinin vermiş olduğu kararı iptal ederek başörtüsü yasağının meşru olduğuna karar vermişti. Dünyanın neresinde olursa olsun her insan inancı gereğince giyinme hakkına sahip olmalı ve bu hak devlet tarafından güvence altında olmalıdır. Son dönemlerde çeşitli
bahanelerle Müslümanlara diretilen bu yasaklardan da bir an önce geri dönülmesini bekliyoruz. İnançlara baskı konusunda bu yasakçı zihniyetin hiç kimseye bir faydası olmayacaktır.