Müslümanca Bir Hayatın Bazı İlkeleri

Müslümanca Bir Hayatın Bazı İlkeleri

Kendisi için istediğini başkaları için de istemek, kendisi için istemediğini başkaları için de istememek Müslüman’ın taşıması gereken özelliklerdendir. Enes (r.a.)’dan nakledildiğine göre, “Kendisi için sevdiğini din kardeşi için sevmedikçe hiçbiriniz (tam) iman etmiş olmaz.” buyurulmuştur.

İşlerinde tereddüde ve evhama düşmemek, bir işin olması için gereken her türlü sebebe yapıştıktan sonra Allah’a tevekkül etmek de önemlidir. Enes b. Mâlik (r.a.)’dan rivayet edilir: “Adamın biri dedi ki: ‘Ya Resûlallah! Devemi bağlayıp mı tevekkül edeyim, yoksa salıverip mi tevekkül edeyim?’ (Efendimiz) Buyurdu ki; ‘Bağla ve tevekkül et.’”

Allah ve peygamber sevgisi

Allah ve peygamber sevgisini her şeyden üstün tutmak Müslüman’ın içinde beslemesi gereken en büyük duygudur. Zira bu duygu Allah’ı sevmeyi ve ondan korkmayı iliklerinde hissetmekle mümkündür. Hadiste, “Şu üç özellik kimde var ise imanının tadını bulur: Allah ve resulü o ikisinin dışındakilerden ona daha sevimli olursa, sevdiğini Allah için severse, küfre dönmeyi ateşe atılmayı kötü gördüğü gibi kötü görürse.” buyurulmuştur.

Bedevinin biri Resûlullah’a kıyametin ne zaman kopacağını sormuş, Resûlullah de ona; “Kıyamet için ne hazırladın?” diye cevap vermiştir. Bedevi, “Allah ve resulüne olan sevgimi hazırladım.”  deyince, Efendimiz: “Kişi sevdiği ile beraberdir.” buyurmuştur.

Şüpheli şeylerden sakınmak

Her ne olursa olsun, şüpheli şeylerden sakınmak da Müslümanların dikkat etmesi gereken hususlardandır. Hadiste, “Helal belli, haram da bellidir. İkisi arasında şüpheli şeyler vardır ki, çok kimseler bunları bilmezler. Her kim şüpheli şeylerden sakınırsa, ırzını da, dinini de korumuş olur. Her kim de şüpheli şeylere dalarsa, içine girilmesi yasak olan koruluk etrafında sürülerini otlatan bir çoban gibi, sınırı aşabilir. Haberiniz olsun, her hükümdarın kendine mahsus bir koruluğu vardır. Dikkat edin; Allah’ın yeryüzündeki koruluğu da haram kıldığı şeylerdir. Bilin ki, bedenin içinde bir et parçası vardır, o iyi olursa bütün beden iyi olur; o bozulursa bütün beden bozulur. İşte o et parçası kalptir.” buyurulmuştur.

Bir Müslüman çocuklarını Allah’a iyi bir kul ve insanlara faydalı olacak şekilde yetiştirmek durumundadır. Hadiste çocukları güzel terbiye etmek tavsiye edilmiştir: “Hiçbir baba, çocuğuna, güzel terbiyeden daha üstün bir hediye veremez.”

Hayır ve şerr Allah’tandır

Hayır ve şerrin Allah’tan geldiğini bilmek de Müslüman’ın temel inançlarındandır. Kendisine bir hayır isabet edince şükretmek, bir musibet isabet edince de sabretmek kader inancının pekişmesini sağlar. Bu durum hadiste şöyle anlatılır: “Müminin başka hiç kimsede bulunmayan ilginç bir hâli vardır; onun her işi hayırdır. Eğer bir genişliğe kavuşursa şükreder ve bu onun için bir hayır olur. Eğer bir  darlığa uğrarsa sabreder ve bu da onun için bir hayır olur.”

Müminin kalp gözü açık ve basiretli olması, aynı hataya ikinci defa düşmesi de önemlidir. Hadislerde, “Mümin, bir delikten iki defa sokulmaz (iki defa aynı yanılgıya düşmez).” ve “Kâmil müminin ferasetinden sakınınız. Çünkü o, Allah’ın nuruyla bakar.” buyurulmuştur.

Kişinin, eşine, hizmetçisine ve yanında çalıştırdığı insanlara merhamet, sevgi ve iyilikle muamele etmesi de önemli bir vasıftır. Hadiste, “Sizin en hayırlınız, hane halkına karşı iyi davrananınızdır.” buyurulmuştur.

Tabii olarak kadın da kocasına karşı aynı anlayış ve saygı içinde olmalıdır. Zira hadislerde, “Herhangi bir kadın, kocası kendisinden razı olmuş olarak vefat ederse cennete girer.” ve Efendimiz’in vefat vakti geldiği sırada yaptığı vasiyetinde namaza ve sahip olduklarımıza (eşler, hizmetçiler ve kişinin yanında çalıştırdıkları) dikkat edip onlara iyi davranmamız, ücretli olarak çalıştırdıklarımıza da alın teri kurumadan ücretlerini vermemiz tavsiye buyurulmuştur.