Meğer Neymiş Saat!
- YAZARLAR
- 26 Mart 2024
Ona göre, alaturka saatimizi bırakıp alafranga saati kabul etmek, kendimize yabancılaşmaya varacak kertede bünyemizde temel dönüşümlere yol açmış: “İstanbul’u yenileştiren ve yerlisini şaşırtan istilâların en gizlisi ve en tesirlisi yabancı saatlerin hayatımıza girişi oldu. “Saat”den kasdımız, zamanı ölçen âlet değil, fakat bizzat zamandır. … Eskiden kendimize göre yaşayışımız, düşünüşümüz, giyinişimiz ve kendimize göre dinden, ırktan ve an’aneden hayat alan bir zevkimiz olduğu gibi, bu hayat üslûbuna göre de “saat”lerimiz ve “gün”lerimiz vardı. Müslüman gününün başlangıcını şafağın parıltıları ve sonunu akşamın ışıkları tayin ederdi. … Işıkta başlayıp ışıkta biten, on iki saatlik, kısa, hafif, yaşanması kolay bir günümüz vardı. Müslümanın mes’ut olduğu günler, işte bu günlerdi; şerefli günlerin vak’alarını bu saatlerle ölçtüler. … Alafranga saatin âdetlerimiz ve işlerimizde kabulü … hayata bakış tarzımız üzerinde korkunç bir tesire sahip olmamış değildir. … Şimdi heyhat, eski “saat”le beraber akşam da, fecir de bitti. Bir çoklarımız için fecir, artık gecedir. Ve bir çoklarımızı güneş, yeni ve acayip bir uykunun ateşlerinden, eller kilitli, ağız çarpılmış, bacaklar bozuk çarşaflara dolaşmış, kıvranırken buluyor. Artık geç uyanıyoruz. Çünkü hayatımıza sokulan yeni ve fena günün eşiğinde çömelmiş, kin, arzu, hırs ve haset sürülerinin bizi ateş saçan gözlerle beklediğini biliyoruz. … Artık fecri yalnız kümeslerimizdeki dargın ve mağrur horozlara bıraktık. Şimdi Müslüman evindeki saat, başka bir âlemin vakitlerini gösterir gibi, bizim için gece olan saatleri gündüz ve gündüz olan saatleri gece renginde gösteriyor. Çölde yolunu şaşıranlar gibi biz şimdi zaman içinde kaybolmuş kimseleriz.”
Haşim’in yazısından bu kısa kesitler, modernleşmenin dindar topluma nüfuz etmek için neleri, nasıl kullandığını, hangi yolları izlediğini anlamak bağlamında çok ilginç, sorgulanması gereken düşündürücü bir yazı. Görünürde son derece basit ve masumane bir değişiklik olarak algılanan alafranga saatin kabulü meselesinin böylesine farklı ve hayatî veçheleri varsa ya öteki daha bariz değişikliklerin işlevleri neler olmuştur? Modernleşmenin kâr ve zarar hanesi açılarak daha eleştirel bir bilanço sorgulamasına ihtiyaç var. Ramazan okumalarımız bu yönde bizi besleyici olabilir!