Kibir
- YAZARLAR
- 8 Mayıs 2024
Kibir, kendini beğenme anlamına gelen bir kişilik sorunudur. Kibir, tevazunun karşıtıdır. Tevazu, Allah katında yüceltirken kibir itibarsızlaştırır ve alçaltır. Bu sebeple Kur’ân-ı Kerîm’de kibir ve böbürlenme yasaklanmış (İsra suresi, 17:37); Rahmanın kullarına yakışanın tevazu olduğu (Furkan suresi, 25:63) ifade edilmiştir.
Kibir, şeytan ile özdeşleşmiş bir duygudur ve bu yönüyle insanın sınavıdır. Allah’ın, Hz. Âdem’in önünde saygı ile eğil emrine ‘onu topraktan, beni ateşten yarattın, ben ondan hayırlıyım’ diyerek reddeden İblis’in kibiri ebedi rahmetten kovulmasına sebep olmuştur.[1]
YAZARLAR Sanat Ruhu ve Estetik-3Kibirin bazı etkilerini şöyle sıralayabiliriz:
Birincisi, kibir, insanlar içinde itibar kaybına sebep olur, insanları kendisinden soğutur, dışlanmasına sebep olur. İnsanların kibirli ile ilişkisi sadece onunla işi olduğu kadardır.
İkincisi, kibirli insan, diğer insanlar içinde dedikodu ile gündem olur ve ayağa düşerek sıradanlaşır.
Üçüncüsü, kibiriyle insan muhataplarına tepeden baktığı için onların tecrübesi ve bilgi-becerileri ile arasına bizzat kendisi bariyer koymuş olur.
Dördüncüsü, kibir insanı Allah’tan (Buhârî, “Libâs”, 1-5; Müslim, “Libâs”, 42-48) ve Peygamberinden (Tirmizî, “Birr”, 71) uzaklaştırır. Allah’ın gazabını çeker. Çünkü kudsi hadiste, “izzet, benim gömleğim, ululuk (kibriya) kaftanımdır, bu konularda bana ortak olmaya kalkanlara azap ederim” buyurulmuştur (Müslim, “Birr ve Sıla”, 136).
Beşincisi, kibirli insan her şeyi kontrol etmek ister ve öyle olduğunu zannederek çevresindeki insalara en basit hususlarda bile fırsat vermez. Böylece yalnızlaşır. Yalnızlık bu çağın en ciddi sorunlarından birisidir.
Altıncısı, bulunduğu yerde kendisi gibi egosu yüksek birisi varsa ve onunla baş edememişse huzuru kalmaz . Çünkü böyle insanlar ortaklardan hoşlanmazlar.
Yedincisi, kibir, insanlara verecek bir şeyinin olmadığını gösteren cahilce bir tutumdur. Oysa ağaç, meyveye durdukça dallarını eğer.
Sekizincisi, kalbinde zerre kadar kibir bulunanlar cennetten mahrum kalacaklardır (Müslim, “Îmân”, 147).
Sonuç itibariyle beğenilme, insandaki en köklü duygulardan birisidir ve bu da diğerleri gibi tatmin ister. Ancak beğenilme marifetten kaynaklanan bir takdir ifadesi olur ve muhataplardan gelirse anlamlı olur ve huzur verir.
En iyisini Allah bilir.
[1] Bakara suresi, 2:34; A‘râf suresi, 7:12-13; Sâd suresi, 38:74