İlahî Takdir
- YAZARLAR
- 9 Mayıs 2023
İnsanların yapıp ettikleri yüzünden deprem sonrasında ortaya çıkan sonuçları yaratan da Allah olduğundan onlar da son tahlilde Allah’ın takdiriyle irtibatlıdır. Meydana gelen her şey, Allah’ın bilgisi, iradesi, takdiri ve yaratması dâhilindedir (Hadîd suresi, 57:22). Bütün görünür veya tahmin edilebilir sebeplerin, gerekçelerin ötesinde mutlak özne olarak Allah vardır.
Allah’ın takdirinin biçimlenişinde ilahî hikmet, inayet, rahmet ve adalet belirleyici role sahiptir; asla haksızlık söz konusu değildir. Aynı evin yıkıntısı altından ev sahipleri sağ çıkarılırken misafirlerinin cenazeleri alındı. Altı aylık çocuğun tonlarca yıkıntı altında yaşama sıcaklığını koruyarak mışıl mışıl uyuyuşuna şahit olduk. Kimileri anne-babasız, kimileri evlatsız kalıverdi. Aynı yataktaki iki kişiden biri öldü diğeri yaşıyor veya depremden kurtulan kişi kısa süre sonra başka bir sebepten vefat etti. Henüz doğumun havasında olan birkaç aylık bazı çocuklara ölüm dokunamadı. Ölümün, görünüşte kendine en yakın olanlara dokunamayıp da en uzak olanları alıp götürüşünü izledik. Vs. Verilen bu örneklerde olup bitenlerde ilahî hikmet, inayet, rahmet ve adalet mutlak belirleyicidir. Sağ kalana merhametiyle muamele eden Allah, öldürdüğüne de rahmetiyle muamele etmiştir.
Hayat kadar ölüm de Allah’ın rahmetidir. Ama bunun nasıl tecelli ettiğini biz tamamen kavramaktan aciziz. Birlikte yolculuğa çıktığı bilge kişinin yaptıklarına karşı çıkan Hz.Musa, o çirkin gördüğü eylemlerin arkasında ne hayırların saklı olduğunu anlayınca itiraz edememiştir (Kehf suresi,8:70-78).
Hoşlanmadığımız durumlarda, Allah kim bilir bizim için ne hayırlar lütfetmiştir? Elde etmeyi çok istediklerimizde kim bilir ne kötülükler vardır? Bilemeyiz, Allah bilir (Bakara suresi,2:216). Onun için, Allah’ın tasarruflarını, bizim kısır kapasitemizin dar sınırlarına sıkıştırarak değerlendirmemeliyiz. O’nun tasarruflarında hikmetin, merhametin, adaletin mutlak tecelli edeceğine inanalım ve neler olabileceğini anlamaya çabalayalım.
Sadece bizim tercihimizin sonucu olan olay ve olgulardan sorumluyuz, sonuçlarına katlanacağız (Şura suresi, 42:30); ama sonuçların nihaî belirlenişi ilahî takdirledir: “Eğer Allah insanları yapıp ettikleri yüzünden hemen cezalandıracak olsaydı, yeryüzünde hiçbir canlı bırakmazdı.”(Fâtır suresi,35: 45)
Sağlam bir imanla Allah’a teslim olup güvenmenin huzurunu yaşayalım. İlahî takdiri anlamamakta ayak direyen, katı yürekli, inanç tutukluğu yaşayanlardan olmayalım. Sabrederek, şükrederek yalvaralım: “Rabbim! Doğrusu bana indireceğin her hayra muhtacım.”(Kasas suresi,28:24)