IGMG Din İstişare Kurulu’ndan Ortak Takvim Açıklaması
- MANŞETTOPLUM
- 8 Aralık 2022
Din İstişare Kurulu (DİK) beş vakit namaz ve cuma namazlarının belirlenen bir vakitte eda edilmesinin Kitap ve sünnet ile sabit olduğundan Müslümanların namazları vaktinde eda etmelerini kolaylaştırmak için takvim hazırlama arayışlarının sürekli var olduğu belirtti. DİK açıklamasında şunlar ifade edildi: “Avrupa’da namaz vakitlerini bildiren takvim hazırlama çalışmaları Müslümanların Avrupa’ya iş göçü ile birlikte yoğunlaşmıştır. Bu arayışların neticesinde Müslümanlar arasında farklı farklı takvim uygulamaları ortaya çıkmıştır. Takvimlerdeki bu farklılıklar özellikle imsak ve yatsı namazları vaktinde daha çok görülür olmuş, Avrupa’da farklı köken ülke ve mezheplere dayanan Müslümanların bir arada yaşamaları sebebiyle farklılıklar zaman zaman Müslüman cemaatler arasında rahatsız edici boyuta gelmiştir. Bu sorunu gidermek için farklı zaman ve mekânlarda birçok ilmî toplantı tertip edilmiş, fakat maalesef kayda değer bir sonuç elde edilememiştir.”
NAMAZ VAKİTLERİYLE İLGİLİ İLK ÇALIŞMALAR
Avrupa’da namaz vakitleri ile ilgili kapsamlı ilk çalışmalardan biri merhum Prof. Dr. Muhammed Hamidullah tarafından yapılmıştır. 1957 yılında yazdığı ve Türkçeye de “İslam’a Giriş” adıyla çevrilen kitabında Hamidullah, 45. paralelin kuzeyinde yer alan bölgelerin yatsı ve sabah namazı vakitlerinin Mekke’deki namaz vakitlerine göre ayarlanabileceğini vurgulamıştır. 45. paralel hattı Avrupa’da Fransa’nın Bordeaux ve Valence kentleri ile İtalya’da Torino ve Sırbistan’ın Başkenti Belgrad hattında devam etmektedir. Bu hat Romanya’nın Başkenti Bükreş’in kuzeyine düşmektedir. Muhammed Hamidullah daha sonra 1980 ve 1981 yıllarında Brüksel’de yapılan iki toplantıda yatsı vaktinin güneşin batışından sonra, imsak vaktinin de güneşin doğuşundan önce 1 saat 15 dakika şeklinde dünyanın her tarafında ve her mevsimde uygulanabileceğini dile getirmiştir. Hamidullah, aynı toplantıda bu önerisine ilave yaparak bu sürenin 1 saat 30 dakika olarak da tespit edilebileceğini dile getirmiştir. Bu görüş birçok İslami kuruluş tarafından kabul görmüş ve uygulanmıştır.
Muhammed Hamidullah’ın imsak vaktinde vaktin biraz daha uzatılması, yani geceye doğru öne alınması yönündeki görüşü, IGMG Fetva Komisyonu tarafından da benimsenmiştir. 1986 yılında yapılan toplantıda akşam namazı ile yatsı namazı arası 1 saat 30 dakika olarak tespit edilmiştir. Aynı şekilde güneşin doğuşu ile imsak arası da 1 saat 50 dakika olarak tespit edilmiş, fakat sabah namazının imsak vaktinden yarım saat sonra kılınacağı da kararlaştırılmıştır. Görüldüğü üzere aslında namaz vakitlerinin hesaplanması konusundaki tartışmalar son yıllara mahsus değildir. Hatta yaz ve kış aylarında günlerin uzun veya kısa olduğuna bakılmaksızın bütün İslam dünyasında takvim tartışmaları süregelmiş, takvim hazırlayıcıları farklı namaz vakitleri tespit etmiştir. Öyle ki, bazı ülkelerde 10 kadar ayrı namaz vakitlerini gösteren takvimler yayımlanmıştır. Bu bağlamda IGMG Hicret Takvimi Müslümanların maslahatına uygun, kolay, uygulanabilir ve yerinde gözleme dayalı olarak yapılan bir takvim olmuştur. Bu gözlemlerde, akşam namazı vaktinin bittiğini ve dolayısıyla yatsı vaktinin girdiğini işaret eden vaktin alametlerinden iştibak-ı nücum (yıldızların çoğalması) durumunun gerçekleştiği müşahede edilmiştir. Bu süre ortalama 1 saat 10 dakika tespit edilmiş ve takvim bu esas üzerine bina edilmişti.
Vakitler arasındaki farklılıkların Rahatsızlık verici boyutlara ulaşmış bu durumun ortadan kaldırılması ve Avrupa’da dinî cemaatlerin ortak olarak kabul edeceği ve uygulayacağı bir takvimin hazırlanması için 2014 yılında tekrar çalışmalara başlanmıştır. İlk olarak dinî cemaatleri temsilen bir komisyon oluşturulmuş ve bu komisyon konuyu çalışmak üzere Avrupa’da farklı zaman ve mekânlarda bir araya gelmiştir. İslam Toplumu Millî Görüş (IGMG) de dâhil olmak üzere Türkiye, Arap ve Balkan kökenli cemaatlerin katılımıyla Berlin, Köln, Strazburg gibi Avrupa şehirlerinde birçok kez bir araya gelen komisyon, çalışmalarını yedi yılda tamamlamıştır. Bu süre zarfında Avrupa’nın farklı şehirlerinde yerinde gözlemler yapılmış ve belli ilmî verilere ulaşılmıştır. 2021 yılı eylül ayında takvim komisyonu çalışmalarını tamamlamış, bir yıllık değerlendirme sürecinden sonra temmuz 2022’de Avrupa’daki pek çok cemaat temsilcisinin katılımıyla yapılan son toplantıda, alınan kararlar tekrar görüşülmüş ve onaylanmıştır. Böylece çıkarılacak olan ortak takvimdeki namaz vakitlerinin nasıl tespit edileceği hususunda mutabakata varılmış ve ortak bir takvim çıkarılması üzerinde anlaşılmıştır. Bu takvim var olan mevcut takvimlerden birisinin tekrarı değil, üzerinde ittifak edilmiş prensiplere göre hazırlanan yeni bir takvimdir. 2023 yılından itibaren namaz takvimleri bu toplantılarda alınan ortak karara göre hazırlanacaktır. Alınan bu yeni kararla başta Avrupa’da olmak üzere dünyanın farklı coğrafyalarında cami cemaatinin çok önemli bir bölümü aynı vakitlerde namaza başlayacaklardır. Böylece söz konusu bu ortak takvim uygulamasıyla alandaki pek çok sorun büyük ölçüde ortadan kalkmış olacaktır. Bu süreçte IGMG, ümmetin ittihadı yönünde yapılan her çalışmayı, bu yönde atılan her adımı çok değerli bulması ve temel esaslarından birisi olarak kabul etmesi nedeniyle takvim birliği çalışmalarının başından itibaren aktif rol üstlenmiştir. Hayırla neticelenmesi konusunda inisiyatif almış, her türlü destek ve katkıyı sağlamıştır.
YENİ TAKVİM UYGULAMASINDAKI PRENSİPLER
- Takvim, şeri gecenin üçte biri esasına göre hazırlanmıştır. Yani gecenin üçte biri olduktan sonra yatsı namazının vakti girer.
- Tahammül edilemeyecek derecede meşakkat ortaya çıkmadığı sürece namaz vakitleri için belirlenmiş olan şeri alametlere riayet etmemek caiz değildir. Namaz vakitlerinin takdir edilmesi sadece meşakkat zamanlarıyla sınırlıdır.
- Fecr (imsak) vakti, doğu ufkunda ortaya çıkan yatay beyazlıkla yani güneş ufka 18 derece yaklaştığında başlar.
- Yatsı vakti güneş battıktan sonra kızıllığın kaybolması ile yani güneş ufkun 16 derece altına indiğinde başlar.
- Vakit alametlerinin oluşmadığı zamanlarda imsak ve yatsı vakitleri şeri gecenin üçte biri kriterine göre hesaplanır, fecrin doğmadığı zamanlarda şeri gece hesabında son oluşan fecr vakti esas alınır.
- İmsak ve yatsı vakitleri oluştuğu hâlde şeri gecenin üçte birinden sonra olmaları hasebiyle zorluk ve meşakkat olduğunda bu vakitler takdirle belirlenir.