Hasene Dünyanın Farklı Coğrafyalarındaki Yetimleriyle Buluşuyor

Hasene yetim çalışmalarına ara vermeden devam ediyor. Bir yandan yeni hayırseverlerin yardım elini dünyanın farklı bölgelerindeki yetimlere ulaştıran Hasene, bir yandan da mevcut yetimlerin durumunu takip ediyor. 22-31 Ekim tarihleri arasında düzenlenen 2.Yetim Buluşmaları kapsamında 22 ülkeye giden 70 gözlemci yetimlerle buluşuluyor, onları evlerinde ziyaret ediyor çeşitli hediyelerle sevindiriyor. Ülke şartlarına bağlı olarak gözlemciler takriben 5-6 gün gittikleri ülkelerde kalıyor.

Konuyla ilgili olarak CamiaHaber’e konuşan Hasene International Yetim Çalışmaları Sorumlusu Zehra Coşgun şunları ifade etti: “Hasene yetim buluşmalarımızın ikincisini gerçekleştiriyoruz. Bir önceki buluşmalarımız 2019 tarihindeydi, bu seneki yetim buluşmalarımız 70 gözlemci ile 22 ülkede gerçekleşiyor. Gözlemcilerimiz görevli oldukları ülkelerde çalışmalarına başladı. Somali, Gana, Gambiya, Kamerun, Burkina Faso, Tanzanya, Ruanda, Togo, Kenya, Fas, Uganda, Ürdün, Lübnan, Irak, Makedonya, Arnavutluk, Bosna Hersek, Sırbistan’da iki ayrı bölge ve Kosova gibi ülkelerde çalışma gerçekleştiriliyor. Gözlemcilerimiz arasında kadınlar da var, onlar öncelikli olarak Balkanlara gönderildi. Kadınların bu çalışmalara gözlemci olarak dahil olması yetimlerin annelerinin, yetim kızların ne yaşadığını daha iyi hissedebilmeleri açısından da verimli oluyor.”

Yetim buluşmaları çerçevesinde gözlemciler yetimlere yapılan bağışların gerçekten o çocuklara ulaşıp ulaşmadığını, çocukların yaşam şartlarını da müşahede ediyor.  Bağışçılar sayesinde onların hayatlarına nasıl dokunulduğunu yakından gözlemliyor. Gözlemciler çalışmanın teftişi ve yol haritası için raporlar hazırlıyor.

AKİKA VE ADAK KURBANLAR KESİLİYOR, HEDİYELER VE KUMANYALAR DAĞITILIYOR

2.Yetimler Buluşması için gidilen ülkelerde adak ve akika kurbanları da kesilerek ihtiyaç sahiplerine dağıtılıyor. Zehra Coşgun yetimlerin tek tek evlerine gidilirken kumanya dağıtımı da yapıldığını, ayrıca bunun yanı sıra yetimlerle bir yerde toplanılması suretiyle yapılan organizelerde kırtasiye ağırlıklı hediyeler de sunulduğunu söyledi. Coşgun “Biz bu çalışmayı yaparken çok büyük bir heyecan duyuyoruz. Bu çocukların buraya gelemeyecekleri, bazı şeyleri birlikte hiç yapamayacağımızdan yola çıkarak bu yılki buluşmalarımız için gözlemcilerimize pamuk şeker ve patlamış mısır makinaları takdim ettik. Gözlemciler gittikleri ülkelerde hediyelerin, balonların yanı sıra çocuklara patlamış mısır ve pamuk şekerler de hazırlayarak ikram etti. Bu çocukların sevinci gerçekten görülmeye değer anlardı. Gözlemcilerimiz beni arayarak canlı bağlantılarla o anları paylaştılar.  Allah razı olsun hepsinden, gerçekten onlar da orada çok zor şartlar altında görevlerini büyük bir hassasiyetle yapıyorlar. Onlara da çok teşekkür borçluyuz.” dedi.

Gözlemciler yetimler için pamuk şekeri ve patlamış mısır hazırladı.

“ARNAVUTLUK’TA YOKLUKLAR İÇİNDEKİ YETİMLERİ GÖRDÜK”

Hasene yetim buluşmaları için Almanya’dan Arnavutluk’a giden Hatice Çevik gözlemlerini şöyle paylaştı: “Arnavutluk’ta yetimler buluşmamız çok buruk geçiyor. Partner kuruluşumuzun organizesi oldukça güzel. Yetimlere kumanya paketlerinin yanı sıra Arnavutça ilmihal ve Peygamberimizin Hayatı adlı kitapları hediye olarak götürüyoruz. Çok ihtiyaçları var. Bir yanda 50 yıldır komünizm ve ateizm altında benliğini kaybetmiş bir toplumun köklerini bulma çabası, diğer yanda sanki olup bitenleri umursamayan bir nesil. Yedi yaşında sönük bakışlarla, ‘en çok neyi almak istersin?’ dediğimizde, ‘Babam yaşasın, başka bir şey istemem.’ diyen, 1 yaşında babasını kaybeden Rikik.

Eski fabrika kalıntılarında, kanalizasyonsuz bir odada 8 kardeşi ile yaşayan bir diğer yetimimiz Andi. Andi ‘hayalin nedir?’ sorusuna ‘kardeşlerimle yaşayabileceğim rahat bir ev.’ cevabını veriyor. Ufak bir tüp, mutfak yok, tuvalet dışarıda. Annenin akli dengesi yerinde değil. Tüm bu yokluğun üzerine Roman olmalarından dolayı toplumun dışlanması ve hor görmesi de ekleniyor. Mutsuzlar. O mahallede çocuklar sarıyor etrafımızı, hepsine Hasene balonları ve şekerleri hediye ediyoruz, kardeşleri evlerinden hızlıca diğerlerini getiriyor şeker almak için. Belediye burada 30 aileyi fabrika harabelerine sıkıştırmış, şehir dışına. Gözden uzak, gönülden ıraklar.

2019 depreminde evleri yıkılan otizm ve sara hastası Demir,  annesi ile evlerinden ve köylerinden uzak bir okulda barınıyor. Bir sınıfı odaya çevirmişler. İçeri adım atarken küf ve nem kokusu etrafı sarıyor. Yatakta yarı çıplak yatan Demir burada desteklediğimiz bir başka yetimimiz. Akli dengesi yerinde değilmiş. İletişim kurulmuyor. Oda boş. Her yer simsiyah küf ve nem. Verdiğimiz hediyelere çok seviniyor Demir. Yüzünü tebessüm sarıyor. Tedaviye ihtiyacı var, maddi, manevi ve psikolojik desteğe ihtiyacı var. İmkân yok. Çok duygulu anlar yaşıyoruz.

Kavaja’da imam Cafer Skordi’nin minareye çevirdiği iki minarenin yanından geçiyoruz. Komünizm yıkılınca ilk işi fabrika bacasına tırmanıp ezan okuyan İmam Cafer. Kendi tarlasında Kur’an kursu açıp çocuk okutuyor ve diğer bacayı tam bir minare yapıyor. Adreslerde sorun var kısmen, olsun biz sora sora buluyoruz. 26 Ekim’in son yetim ziyaretini Shenepremte şehrinde yaptık. Tirana’ya 90 kilometre mesefade. Anne bizi ağlayarak karşıladı. Çok duygulanmış. Osejdi hastalanmış, ablası hastaneye götürmüş, üç aydır sorun yaşıyor. Teselli ettik. Dua ettik. Rabbe emanet ettik ve 27 Ekim’deki 300 yetim ile yapacağımız buluşma programının hazırlıklarını tamamlamak üzere ayrıldık.”

Arnavutluk’taki 2.Yetim Buluşması’nda 300 yetimin ailesine kumanya dağıtımı da yapıldı.

BALONDAN KORKAN ÇOCUKLAR

Almanya’dan yetimlerle buluşmak üzere Zanzibar ve Tanzanya’ya giden Turgut Genç, Hüseyin Yurdakul ve ekip arkadaşları önce Zanzibar’a ardından Tanzanya’ya geçti. Tanzanya ve Zanzibar 90 eve ziyaretler yapıldı. Yetimler buluşmasında 60 aile ve 150 aileye kumanyalar dağıtıldı. Ekstradan 150 kumanya paketi daha dağıtıldı. 8 adet büyükbaş adak ve akika kurbanlık kesilerek ve dağıtımı yapıldı.  Toplam dağıtımlar dört gün içerisinde gerçekleşti.

Hüseyin Yurdakul gözlemlerini aktardı: “Afrika’nın zor şartları altında tüm ailelere ulaşmak için elimizden geleni yaptık kimi zaman zorluklarla karşılaştık yollarda bizleri sevinçle karşıladılar. Evlerde gördüğümüz manzaralarda mahcubiyetlerini gizlemek için ellerinden geleni yaptılar aileler, bizleri evlerinin en güzel giriş yerinde karşılayıp evin diğer bölümlerini görmek istediğimizde yoksulluklarını gizleme isteği gayet anlaşılabiliyordu. Mutfak kısmında yerde bir köşede odunlar tutuşturup üzerine de iki küçük bakır tencerenin konduğunu gördük.”

Şişirildiğinde balondan korkan çocuklar gördük. İlk defa gördüklerini anladık, tabi televizyonlar olmadığından dolayı hiç çizgi film izlememiş çocuklar.  Elimizden geldiğince tüm yetimlerle oynamaya çalıştık onların yüzlerini güldürmeye çalıştık.”

Yetimlerin hediyelerle yüzleri güldü.

ZANZİBAR VE TANZANYA: İMKÂNLARI AZ SABIRLARI ÇOK BİRER HALK

Yurdakul izlenimlerini paylaşmaya şöyle devam etti: “Zanzibar ve Tanzanya’daki yolculuğumuz 9 günde bitiverecek. Geriye sabır timsali bir halk, ‘tekrar gelirler mi ki?’ diye bekleşen binlerce çift göz ve ‘bekleyin biz gelemezsek de gelecek olanlar var, söz’ diyen yürekler bırakıyoruz. Burada çok şey öğrendik. Yollarda trafik ışığı yok, levha yok, emniyet şeridi yok ama sabır çok. Halk kavga etmiyor, kornalara basmıyor. Komşularıyla arası iyi, her şeyden öte kendileriyle arası iyi. Saatlerce ameliyat sırası beklerken bile ‘beni ne zaman alacaksınız’ diye sıkıştırmak akıllarına gelmiyor. Evlatlarını ameliyata yollarken bile müthiş bir tevekkül var.

Bizim şimdiye kadar çizgi filmde duyduğumuz Hakuna Matata – ‘endişeye gerek yok-hiç problem değil’ ifadesi burada yaşam felsefesi imiş meğer, yaşayarak öğrettiler. Bunu unutmayacağız.

Zanzibar ve Tanzanya halkları umarım siz de hiç unutulmazsınız. Bakarsınız önümüzdeki sene Kurban Bayramı’nı evinde geçirmek istemeyen bir grup fedakâr sizi ziyarete gelir. Onlara iyi bakın. Anasını, eşini, evladını bırakıp uzakta bayram yapmak kolay değil, belki anlaşılmaz bu topraklarda. Tıpkı ‘Bu kadar adam Tazmanya’ya(!) niye gitti şimdi’ diye soran, ülkenin adını bile telaffuz edemeyenlerin anlamadığı gibi…”

“ZEKÂTLARINIZI DA İHTİYAÇ SAHİPLERİNE ULAŞTIRIYORUZ”

Hasene 2021 yılında Nisan ayında zekâtlarla ilgili olarak Ürdün’de 26 âdet projeyi onaylayarak ve bu çalışmaların desteklemişti. Norveç’ten Hasene Gözlemcisi ve Temsilcisi olarak Ürdün’e giden Mehmet Temel ülkedeki ilk iki günü bu kapsamda ihtiyaç sahiplerine yapılan zekât yardımlarının teftişine ayırdıklarını belirtti. Temel şöyle konuştu: “Bu projelerin tamamlanması için üç aylık bir süre vermiştik ve şimdi de teftişini yapıyoruz. Bu projeler arasında ihtiyaç sahibi yaşlıların ameliyatı, oturulan evlerin tadilatı ve kalıcı istihdam projeleri gibi çeşitli projeler yer alıyor. Bu gelişimizde 10 yeni projenin daha onayını vererek başlatılmasını sağlayacağız. Burada 60 tane yetimimiz var hepsinin destekçisi Fransa’daki Müslümanlar.  Yetimlerimizle de buraya gelişimizin üçüncü günü olan 27 Ekim Perşembe günü buluşarak, onlara kumanyalar ve hediyeler dağıttık. Bu çocuklarımızın da takibini yapıyoruz ki bu çalışmalarda en önemli husus da bu, verdiğimiz destekleri takip ediyoruz. Bu yetimlerimizin güncel durumlarını raporlayacağız, kefillerden alınan miktarların kendilerine ulaşıp ulaşmadığı, güncel olarak ne gibi ihtiyaçları olduğunu raporlayacağız.”

“1 YETİM BAĞIŞI İLE TÜM AİLE GEÇİNİYOR”

Gambiya’da Hasene yetim çalışmasından yararlanan 36 yetim çocuk bulunuyor. Almanya Schwaben’dan gözlemci olarak Gambiya’da bulunan Akif Çiftepınar, bu çocukların hepsinin evlerinde ziyaret ederek kesilen adak ve akika kurbanlarından dağıtıldığını söyledi. Çiftepınar, ziyaret ettikleri ailelerden birinin kendisini çok etkilendiğini anlattı. “Evlerine gittiğimiz yetimlerimizden biri 6 kardeşti. Hasene’nin desteklediği bu yetime yapılan bağış yardımıyla tüm aile geçimini sağlamaya çalışıyordu. Bu aile ve diğer ziyaret ettiğimiz ailelerin hepsi hem ziyaretimizden çok memnun kaldılar, hem de hayır dualarını dile getirdiler. Gambiya’daki yetimler için de bir buluşma ve eğlence programı düzenlenerek çocuklar sevindirildi. (ik)

Gambiya’da da yetimler evlerinde ziyaret edildi.