Çocuklar Mikroplastikten Korunmalı

ABD’nin New York Üniversitesi (NYU) Tıp Fakültesi’ndeki bilim insanları, bebeklerin dışkılarında, özellikle PET (polietilen tereftalat) konsantrasyonunun yetişkinlere göre 10 ila 20 kat daha fazla olduğunu ortaya koyan bir araştırma raporu yayınladı. Bebeklerin vücuduna giren plastik maddesini ortaya koymak için dışkıdaki PET ve polikarbonatın varlığına odaklanan bilim insanları, tekstil elyaflarının, su şişelerinin ve cep telefonu kılıflarının imalatında kullanılan PET’e 10 ila 20 kat daha fazla rastlandığını ve polikarbonat seviyesinin ise eşdeğer olduğunu tespit etti.

Uzmanlar, özellikle plastiklerde bulunan endokrin bozucu kimyasalların bebeklerin gelişimi üzerindeki etkisinden endişe duyuyor. Bu konuda bugüne kadar yapılan sağlık çalışmaları, endokrin bozuculara maruz kalmanın insan sağlığında azalmış fertilite, artmış endometriozis ve bazı kanser türlerine yol açabileceğini gösterdi.

NYU Grossman Tıp Fakültesi Pediatri Bölümü’nden Kurunthachalam Kannan, “İnsanların mikroplastiklere maruz kalması sağlık açısından endişe verici.” dedi. Özellikle çocukların mikroplastiklere maruz kalmasını azaltmak için çaba gösterilmesi gerektiğine dikkat çeken Kannan, biberon, giysiler, oyuncaklar, tabaklar, çocuk bezleri gibi bebeklerin etrafındaki birçok ürünün plastikle yapıldığına dikkat çekti.

Çalışma, American Chemical Society’nin “Çevre Bilimi ve Teknoloji Mektupları” dergisinde yayınlandı. Araştırma kapsamında 3 yeni doğan, 6 bebek ve 10 yetişkinin dışkısını inceleyen Kannan ve ekibi, iki yaygın mikroplastik türü olan PET ve polikarbonat (PC) varlığını inceledi. Her numune en az bir tür mikroplastik içeriyordu.

Mikroplastikler beş milimetreden daha küçük olan plastik parçacıkları ifade eder. Büyük plastik parçaları ayrıldığında, kırıldığında veya ezildiğinde çevreye dağılır. Bu parçacıklar direkt olarak bazı ürünlerde de bulunuyor (örneğin kozmetik, diş macunu veya bebek bezleri gibi). Ekosistemler için küçük plastik parçacıklar gerçek bir tehdit oluşturuyor çünkü neredeyse hiç parçalanmıyor. 2018 yılında, Federal Çevre Ajansı ve Viyana Tıp Üniversitesi tarafından yapılan bir pilot çalışmada ilk kez insan dışkısında mikroplastikler tespit edilmişti. Test edilen 8 kişinin hepsinin dışkısında her on gramda ortalama 20 mikroplastik parçacığı tespit edilmişti.

BESİN ZİNCİRİ YOLUYLA GELEN TEHLİKE

Bir kişinin haftada ortalama beş grama kadar mikroplastik alabileceği tahmin ediliyor. Bir kısmı sindirim sisteminden geçip ve atılıyor. Yeni araştırmalar, bazı mikroplastiklerin hücre zarlarına nüfuz edebildiğini ve kan dolaşımına girebileceğini göstermiştir.

California Su Otoritesi’nde çalışmaya dahil olmayan bir bilim adamı olan Scott Coffin, Guardian ile yaptığı röportajda, “Bu çalışmada dikkate alınmayan bir bileşen, organlarda mikroplastik birikimidir.” dedi. Coffin’e göre, yutulan tüm mikroplastiklerin vücuttan atılması pek olası değil.

Küresel plastik üretimi 1950’lerden bu yana hızla büyümüştür ve şu anda yılda 400 milyon tonun üzerindedir. Üretilen plastiğin yüzde iki ila beşinin denizde son bulduğu, atıkların deniz hayvanları tarafından ezilerek yutulduğu ve besin zinciri yoluyla insanlara ulaşabileceği tahmin ediliyor. Bunun dışında, gıdaların işleme veya paketleme sırasında plastiklerle ve dolayısıyla mikroplastiklerle temas ettiği düşünülmektedir.