CIMG: “Türk İslam’ı, Arap İslam’ı, Fransız İslam’ı Gibi İdeolojik Yakıştırmaları Reddediyoruz”

CIMG: “Türk İslam’ı, Arap İslam’ı, Fransız İslam’ı Gibi İdeolojik Yakıştırmaları Reddediyoruz”

Millî Görüş Fransa İslam Konfederasyonu (CIMG) Genel Sekreteri Fatih Sarıkır, teşkilatlarının devlerin müdahalelerinden bağımsız bir dinî cemaat olduğuna vurgu yaptı ve Türk İslam’ı, Arap İslam’ı, Fransız İslam’ı gibi ideolojik veya milliyet üzerinden İslam’a yakıştırma yapılmasını doğru bulmadıklarını söyledi

“Fransa kamuoyunda (ki Avrupa’nın diğer ülkelerinde de durum farklı değil) bizim teşkilatımız, Türkiye’deki iktidarların ve siyasi partilerin bir uzantısı, sözcüsü, kurumu ya da temsilcisi olmak gibi garip iftiralarla karşı karşıya.” diyen Sarıkır, açıklamada teşkilatın sivil bir yapılanma olduğuna işaret etmek için, yabancı ülkelerden tamamen bağımsız bir Müslüman topluluk vurgusu yaptıklarını söyledi ve şöyle devam etti: “Biz CIMG olarak senelerdir şunu vurguluyoruz: Biz Avrupa çapında sivil bir örgütlenmeyiz. Bu sivil alanın dışında idari anlamda hiçbir ülkenin resmî kuruluşuyla emir-komuta zinciri içerisinde değiliz. Herhangi bir devletin etkisi altında değiliz.”

Açıklamada geçen, “hümanist ve açık İslam” ifadelerine de değinen Sarıkır ülkede öğretmen Samuel Paty’ye yönelik vahşi cinayet ve sonrasında kilisedeki terör saldırısının, Müslümanlara yönelik şüphe oklarını daha da sivrilttiğini, teşkilata mensup Müslümanlar olarak Fransa hukukuna tabi olan bir dinî cemaat olduklarına dikkat çekmek istediklerini söyledi. Sarıkır “Böylece bu açıklama insana, insan onuruna ve yaşamın dokunulmazlığına dair vurgumuzdu. Bildiride bu vurguları yeniden yapmamız, mevcut durumda Fransa’daki atmosferin bu vurguyu gerekli kılması ile ilgili.” dedi.

Fransa’daki Müslüman cemaatlerin, gizli gündemleri olan, içe kapalı kurumlar olmadığına da değinen Fatih Sarıkır, Müslümanların topluma söyleyecek sözü olan, temel insanlık değerlerini yeniden hatırlatma gibi sorumluluğa sahip olduğunu söyledi ve şöyle devam etti: “Açık bir İslam” ifadesiyle sanki “değişime açık bir İslam” gibi bir zorlama bir anlam çıkarttıklarını üzülerek gördüm. Bizim bildirimizde “açık bir İslam” ile kastettiğimiz şey, kucaklayıcı, herkese açık ve şeffaf bir kurumsallaşmadır. O ibareye “değişime açık” ifadesini ekleyenler kasıtlı bir şekilde ifadelerimizi çarpıtmış olur. Yoksa bizim ifadelerimizde İslam’ın “reforme edilmesi, değiştirilmesi” gibi bir anlam asla yok! İslam dinine liberal, seküler, Türk İslam’ı, Arap İslam’ı, Fransız İslam’ı gibi ideolojik veya milliyet üzerinden yakıştırmaları doğru bulmuyoruz.”