Amerikan Medyası Müslüman Olan Amerikalıları “Potansiyel Terörist” Olarak Görüyor

Amerikan Medyası Müslüman Olan Amerikalıları “Potansiyel Terörist” Olarak Görüyor

Amerikan yönetimi ve medyasının 11 Eylül 2001 terör saldırıları sonrası “İslam’ın Amerikan yaşam tarzına yönelik en büyük tehdit olduğu” yönündeki söylemler nedeniyle Müslümanlar, İslam karşıtı saldırılara ve ayrımcılığa maruz kalıyor. Bu saldırılardan Müslüman olan Amerikalılar daha fazla etkileniyor ve yakın çevreleri tarafından “terörist” olarak görülüyor. Müslüman olan 41 yaşındaki eski Ortodoks rahip Hilarion Heagy (Said Abdullatif), kendisinin ve ABD’de yaşayan Müslümanların maruz kaldığı ayrımcılıkla ilgili değerlendirmede bulundu. Ortodoks rahip olarak yıllarca görev yaptıktan sonra İslam’ı seçen Hilarion Heagy, üniversite yıllarından itibaren Müslümanlığa ilgi duyduğunu ama çevresi ve toplumdan gördüğü baskılar nedeniyle İslam’dan uzaklaşmak zorunda kaldığını söyledi.

“BASKILAR NEDENİYLE İSLAM’DAN UZAKLAŞTIM”

Hilarion Heagy, Şubat 2023’te Müslüman olarak Said Abdullatif adını aldığını anlatarak, İslam’ı seçmeden önce Ortodoks kilisesinde uzun yıllar keşişlik ve 10 yıl da rahiplik yaptığını belirtti. Din değiştirme kararında kendisini destekleyeceğini umduğu bazı kişilerin ağır tepkileriyle karşılaştığını, ailesinin de İslam’ı seçmesini uzun zaman kabullenmekte zorlandığını kaydeden Heagy, “Çok fazla tepki ve ayrımcılıkla mücadele etmek zorunda kaldım. Hiç beklemediğim insanların verdiği tepkiler beni şok etti.” dedi. Heagy, rahipken yanında olan arkadaşlarının Müslüman olduğunu açıkladıktan sonra kendisiyle görüşmediğini aktararak, “Bu durumun nedenini anlayabiliyorum ama bence şu an ABD’de geleneklere sahip çıkma, kültürümüzü devam ettirme çabamız konusunda biz Hristiyanlarla aynı tarafta savaşıyoruz. Modernizm ve laiklik bir tsunami gibi dünyayı sarıyor ve önüne çıkan her şeyi yok ediyor.” şeklinde konuştu.

MÜSLÜMAN OLDUKTAN SONRA TERÖRİST GİBİ DAVRANDILAR

Çevresinden aldığı tepkiler nedeniyle hayal kırıklığına uğradığını kaydeden Heagy, açıktan tepkisini dile getiremeyenlerin de yanında İslam ve Hz. Muhammed hakkında iğneleyici yorumlarda bulunduğunu dile getirdi. Heagy, yakın arkadaşlarından bazılarının kendisine Müslüman olduktan sonra teröristmiş gibi davrandığına dikkati çekerek, “Bize uzun yıllar, medya ve hükümet tarafından Müslümanların ve İslam’ın Amerikan yaşam tarzımıza yönelik en büyük tehdit olduğu söylendi.” ifadesini kullandı.

NAMAZ KILMAK HUZUR VERİYOR

Heagy, Pittsburgh Üniversitesi Tarih Bölümü’nde okurken sınıfında Müslüman öğrencilerin olduğunu ve onların yaşam tarzlarından etkilendiğini söyledi. Hristiyanlık araştırmalarına devam ederken tekrar Kur’an-ı Kerim ve tasavvuf kitapları okumaya başladığını belirten Heagy, Kovid-19 salgını başladığında Ortodoks Kilisesi’nin kendisine bağlı kiliseleri kapattığını ve araştırmalarına evden devam ettiğini anlattı. Heagy, “Evde çalışmalarıma devam ederken dünya ve kilise ile bağım kopmuş gibi hissediyordum. Çöl benzeri yalnızlık içinde sadece tanrıya tapınmak istiyordum. Namaz kılmak ve Müslümanların yaptıkları gibi dua etmek bana huzur veriyordu.” dedi.

Uzun yıllar yaptığı araştırmaların ardından din değiştirmeye karar verdiğine işaret eden Heagy, Hristiyanlık alanında yaptığı çalışmalarda mantığına uymayan bazı yerler olduğunu ve İslam’ın bütün varoluşsal sorularına cevap verdiğini idrak etmesi sonrası Müslüman olduğunu kaydetti. (aa,c)