“Almanya’da Yahudi Yaşamı Hâlâ Tehlike Altında”

Almanya tarihinin en vahim ve acı gecelerinden biri olan 9 Kasım gecesi çeşitli etkinliklerle anıldı. 9 Kasım 1938 tarihinde Almanya’da sinegoglarla yahudilere ait iş yeri ve evleri yakılmıştı.

Almanya Yahudiler Merkez Konseyi 9 Kasım’da Almanya’da yaşananların, yeni nesiller tarafından hiç bir zaman unutulmaması gerektiğini ifade etti.

Yahudiler Merkez Konseyi Başkanı Dr. Josef Schuster yaptığı yazılı açıklamada‚ aradan geçen 82 yıla rağmen Almanya’da yahudi yaşamının hâlâ tehlikede olduğunu bildirdi.

Alanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas da, “O zamanlar Sinagoglar yakılırken toplumun bir kesimi bu vahşete ortak oldu, bir kısmı alkışladı, çoğunluk da da sessiz kaldı.” dedi. Maas, bunun için Yahudi düşmanlığın karşı bugün herkesin ayağa kalkmasını istedi.

Avusturya’nın başkenti Viyana’da Osmanlı vatandaşı Yahudilere ait “Türk Mabedi” olarak adlandırılan sinagogun Naziler tarafından yakılmasının 82’inci yıl dönümünde Türkiye’nin Viyana Büyükelçiliği tarafından anma etkinliği düzenlendi. Türkiye’nin Viyana Büyükelçisi Ozan Ceyhun (sağda) ve Viyana Başkonsolosu Asip Kaya (solda) etkinliğe katıldı.

VİYANADAKİ “TÜRK MABEDİ” ANILDI

Avusturya’nın başkenti Viyana’da Osmanlı vatandaşı Yahudilere ait “Türk Mabedi” olarak adlandırılan sinagogun Naziler tarafından yakılmasının 82’inci yıl dönümünde Türkiye’nin Viyana Büyükelçiliği tarafından anma etkinliği düzenlendi. Etkinliğe Türkiye’nin Viyana Büyükelçisi Ozan Ceyhun  ve Viyana Başkonsolosu Asip Kaya  da  katıldı.

Yıkılan mabedin bulunduğu yerde yapılan etkinlikte konuşan Büyükelçi Ceyhun, başta Almanya olmak üzere Avusturya’da Yahudiler’e ait ibadethanelerin yanı sıra çok sayıda meskenin Nazilerce yakılıp, yıkıldığını, 9 Kasım 1938’in insanlık tarihine utanç gecesi olarak geçtiğini söyledi.

Ceyhun, 9 Kasım gecesi Naziler’in Viyana’da Türk mabedi de dahil 42 sinagog ve ibadethaneyi yaktığını, 27 Musevi’nin bu katliam gecesinde hayatını kaybettiğini anlattı.

Irkçılara kınama

Büyükelçi Ceyhun, “Belirli bir dine mensup olmak dışında hiçbir suçu olmayan bu insanları yeniden saygıyla anmak ve söz konusu aşağılık eylemleri gerçekleştiren ırkçıları huzurlarınızda nefretle kınamak isterim.” dedi.

Türk mabedinin tarihçesi ve Avusturya’daki Osmanlı Yahudileri’nin iki ülke arasındaki bağın güçlenmesine sağladığı katkılara değinen Ceyhun, aynı dönemde Avusturyalı Yahudiler’in İstanbul’da Avusturya mabedi adı verilen bir ibadethane yaptığını, söz konusu mabedin hala varlığını sürdürdüğünü kaydetti.

Ceyhun, 1925 sonrasında başlayan ırkçı akımlar nedeniyle Türkiye’den gelen Sefarad Yahudileri’nin Viyana’yı terk etmeye başladığını, 1940’larda ülkedeki diğer Yahudilerle birlikte Osmanlı’dan gelen Musevilerin de ırkçı saldırılara maruz kaldığını anlattı.

Türkiye’nin ırkçılık karşıtı onurlu mücadelesi

Türkiye’nin Nazi döneminde bu vatandaşlarını korumak için çaba sarf ettiğini kaydeden Ceyhun, “Avrupa’daki diplomatik temsilciliklerimiz Türk Yahudileri’ni korumak ve kurtarmak için kendi hayatları pahasına mücadele vermişler ve büyük ölçüde başarılı olmuşlardır.” ifadesini kullandı.

Ceyhun, Türkiye’nin Avrupalı ırkçılara karşı çetin ve onurlu bir mücadele verdiğine dikkati çekerek, şunları söyledi:

“Şüphesiz ülkemizin mazlumların yanında yer alma politikası, ırkçılık, yabancı düşmanlığı, antisemitizm ve İslam düşmanlığının maalesef tekrar yükselmekte olduğu günümüzde de devam etmektedir.”