Tehlikelere Karşı Tedbirinizi Alın

Tehlikelere Karşı Tedbirinizi Alın

“Ey İnananlar! Tehlikelere karşı tedbirlerinizi alın…” (Nisâ suresi, 4:71)

Kur’ân-ı Kerîm’in ve Resûlullah’ın müminlerden isteği risk bulunan durumlarda bütün tedbirleri almak, hiç bir şeyi tesadüfe bırakmamak ve peşinden sonucu Allah’a emanet etmektir (tevekkül). Kur’ân-ı Kerîm açık bir şekilde tehlikelere karşı tedbirlerin alınması gerektiğini savaş örnekliğinde anlatır:

“Ey İnananlar! Tehlikelere karşı tedbirlerinizi alın…”

Aynı husus hadislerde de açıkça vurgulanır. Enes b. Mâlik’ten rivayet edildiğine göre bir sahâbî Hz. Peygamber’e devemi bağlayıp mı yoksa bağlamadan mı bırakıp Allah’a tevekkül edeyim.” diye sorduğunda Hz. Peygamber: “Onu bağla sonra Allah’a emanet et…” buyurmuştur (Tirmizî, “Kıyame”, 60). Konu ile ilgili şu hadis dikkat çekicidir: “Evin damında korkulukla tedbir almadan uyuyandan Allah’ın koruması kalkmıştır.” (Ebû Dâvûd, “Edeb”, 104).

Bu hadis risk unsuruna karşı tedbirin zorunluluğunu anlatmaya kafidir. Bir başka hadisinde Resûl-i Ekrem (s.a.v.) çarşı, pazar gibi insanların kalabalık bulunduğu merkezlerde tehlike arz eden şeyler satanlardan gerekli tedbirleri almasını, insanların canına ve malına zarar vermemelerini istemiştir. Bu bağlamda mesela ok gibi delici ve bıçak gibi kesici ya da yırtıcı özelliği olan maddeler satan bir sahâbîden gerekli tedbirleri almasını istemiş ucunu insanlara zarar vermeyecek şekilde ayarlamasını talep etmiştir.

Mümin öncelikle risklere karşı tedbirini alır takdiri Allah’a bırakır. Bugünlerde dünyayı etkisi altına alan salgın hastalığa yakalanmamak, yakalanmışsa başkalarına bulaştırmamak için tedbirleri almak bu ayet ve hadislerden çıktığı gibi özel olarak da açık biçimde Hz. Peygamber’in talebidir: “Bir yerde salgın hastalık olduğunu duyduğunuzda oraya girmeyin, orada buluyorsanız kaçarak oradan çıkmayın.” (Buhârî, “Tıb”, 30; Müslim, “Selâm”, 98).

Unutulmamalıdır ki dinin, can güvenliğinin, mal emniyetinin, nesil güvenliğinin, akıl sağlığının korunması ve bunlara dönük tedbirlerin sıkı biçimde alınması her müminin görevi olan beş temel görevdir:

“Kendi ellerinizle kendinizi tehlikeye atmayın.” (Bakara suresi, 2:195) ayeti özel olarak infaktan kaçınmanın ortaya çıkaracağı tehlikeye işaret etse de hükmü umumidir ve bütün risklere karşı korunmayı emreden genişliğe sahiptir. Zırhını giyinmeden savaşa çıkmayan bir peygamberin ümmetine yakışan buna uygun davranmaktır.

Doğrusunu en iyi Allah bilir.