Yaşlı Ebeveyne İhtimam
- YAZARLAR
- 12 Aralık 2022
Uzun ömürlülüğün avantajları yanında dezavantajları da var. “Kime bir uzun ömür vermişsek, zamanla gücünü düşürerek onun yaratılışını tersine çeviriyoruz. Hiç düşünmüyorlar mı?” (Yasîn suresi, 36:68). Yaşlılıkta, hastalık, düşkünlük ve bunların sonucunda ihtiyaçlarını tek başına karşılayamama, sosyal hayattan kopma, zihinsel performansın düşmesi gibi zorluklar zuhur edebiliyor.
Yaşlılık bir bakıma kişiyi çocukluk dönemine geri döndürüyor. Çocuklarını şefkat ve merhamet kollarıyla sarıp sarmalayan anne-baba, yaşlılıkta onların, şefkat ve merhametine ihtiyaç duyuyor. Sevgi fışkıran gözlerle kendilerine bakıp zevkle ilgilendiği çocuklarından sevgi, saygı, ilgi bekliyor. Bütün yaramazlıklarına şevkle ve mutlulukla karşılık verdiği çocuklarından bugün kendi sıkıntılarıyla aynı olmasa da (ki, aynı olması mümkün değil) homurdanmadan, içtenlikle, şevkle ilgilenmelerini arzu ediyor. Kur’an’da anne-babanın emeğine işaret edildikten sonra evlatların sorumluluğu belirtiliyor: “Bu yüzden biz insana şunu emrettik: Bana ve anne-babana şükret!” Asıl şükür ve teşekkür, eylemle olur.
AİLE Yaşlılara Yalnız Olmadıklarını HissettirelimYaşlandıklarında anne-babanın hakları, evlatların ise sorumlulukları artarak daha fazla öne çıkar: “Anne-babadan biri veya her ikisi senin yanında yaşlanırsa, kendilerine sakın ‘Öff!’ bile deme. Onları asla azarlama, her ikisine de tatlı ve gönül alıcı (güzel) sözler söyle. Onlara merhamet ederek tevazu ile onlara kol kanat ger ve şöyle dua et: ‘Rabbim! Tıpkı beni küçüklüğümde koruyup yetiştirdikleri gibi sen de onlara merhamet et.’ Rabbiniz hangi niyetle davrandığınızı (içinizdekileri) çok iyi bilir. Eğer salih kişiler olur (onlara iyi davranır)sanız, Allah, (elde olmadan yaptığınız hatalardan) tevbe edenlerinizi bağışlar.” (İsrâ suresi, 17:24-5).
Durum ne kadar sıkıntılı olursa olsun, yaşlı anne-babadan incinmemek ve incitmemek esastır. Hasbelkader bir yanlış yapılırsa, hemen özür dilenip tashih edilmesi gerekir. Bu hususta hiçbir mazerete sığınılamaz. Öyle ki, toplu seferberliği gerektirmeyen bir savaşa katılmak için gelen sahabîye Efendimiz(s) soruyor: “Annen-baban sağ mı?” Evet, cevabını alınca şöyle buyuruyor: “Senin cihadın, onlara hizmet etmektir.” (Buharî, Cihad, 138) Yaşlı anne-babanın hoşnutluğunu kazanarak dualarını alamayanın dünya ve ahirette burnunun yerde sürtüleceğini Resûlullah (s.a.v.) bildiriyor (Müslim, Birr, 9).
Daha ürkütücü ikaz: “Küçüklerimize merhamet etmeyen, büyüklerimize saygı göstermeyen bizden değildir.” (Tirmizî, Birr, 15) Kendilerine saygı duymamız, incinmeyip incitmememiz emredilen büyüklerin başında elbette anne-baba gelir. Hz. Peygamber’in tarafında olmamak ne büyük tehlikedir!