Fransa’daki Türkiye Kökenliler Cumhurbaşkanlığı Seçiminden Ne Bekliyor?
- FRANSAGündemMANŞET
- 22 Nisan 2022
Fransa’da 24 Nisan Pazar günü yapılacak cumhurbaşkanlığı seçiminde ülkedeki Türk toplumunun başat beklentileri arasında hayat pahalılığı ve İslam düşmanlığına çözüm bulunması yer alıyor.
Avrupa’da Almanya’dan sonra en fazla Türkiye kökenlinin yaşadığı Fransa’da yaklaşık 700 bin Türkiye kökenli insan yaşıyor.
Türkiye kökenlilerin yoğun olarak yaşadığı Paris’e yakın Pierrefitte-sur-Seine ve Sarcelles kentlerinde, esnaf Fransa’daki seçime dair görüş ve beklentilerini anlattı.
“Hayat pahalılığı gerçekten bizi bıktırdı”
Pierrefitte-sur-Seine’de kebap ustası Kahramanmaraşlı Ahmet Uğurlu, 2004’te geldiği ülkede pazar günü Macron’un kazanmasına kesin gözüyle bakıyor. Uğurlu, “Seçimdeki beklentimiz hayatın ucuzlaması, eskiye dönmesi çünkü hayat pahalılığı gerçekten bizi bıktırdı.” dedi.
18 yıldır Fransa’da yaşayan ve işletmecisi olduğu dükkanda kasaplık yapan Mehmet Askan, ülkede insanların son 2-3 yıldır zor durumda olduğunu ve alım gücünün düştüğünü belirtti. İnsanların kazançlarının artık giderlerine yetmediğine işaret eden Askan, hırsızlıkların da çoğaldığını kaydetti. Seçim beklentileri arasında asgari ücretin artırılması olduğunu, her şeyin fiyatının yükseldiğini vurgulayan Askan, “Her şey yükseliyor, her gün etiket değiştiriyoruz.” dedi.
Askan, kimin iktidara geleceğinin bir önemi olmadığını belirterek Fransa’nın toplumu iyi yönetecek bir cumhurbaşkanına ihtiyaç duyduğunu kaydetti.
Fransa’daki Türk toplumuna atfen “Gurbetin gurbetçisiyiz.” diyen Askan, hayat pahalılığından Fransa’da herkes gibi Türklerin de etkilendiğine, bu nedenle artık burada yaşayan Türklerin Türkiye’ye her sene gidemediklerine işaret etti.
“Müslümanların en az hasarı görmesini diliyorum”
Sarcelles kentinde mefruşatçıda işçi olarak çalışan çifte vatandaş Abdullah Tutkun, sandıktan Macron çıktığı takdirde ülkedeki fiyatların daha fazla artmamasını, Le Pen çıkarsa ise Müslümanların bu durumdan “en az hasarı görmesini” dilediğini söyledi.
Fransa’ya 1986’da gelen ve terzilik yapan Suheybe Kurul da seçiminden beklentisinin kadınlar için emeklilik yaşının 55’e çekilmesi olduğunu belirtti.
“Başörtülerimize dil uzatılmasın”
Kurul, ülkede daha fazla özgürlük olması gerektiğini söyleyerek “Başörtülerimize dil uzatılmasın.” dedi. Le Pen cumhurbaşkanı seçilirse başörtüsüyle ilgili bir sorun çıkabileceğini düşündüğünü belirten Kurul, “Yabancıların başörtüsüne baya bir karşılar, ondan biraz endişeleniyorum açıkçası.” ifadesini kullandı. Kurul, Fransa’da başörtülü kadın olmanın zorlukları arasında insanların bu kadınları, dış görünüşüne göre yargılaması ve hor görmeleri olduğunu dile getirdi.
Macron’un iktidara gelmesinin daha iyi olacağını dile getiren Kurul, ikinci tura kalan adayları kastederek “Hangisi daha hayırlıysa (iktidara) o gelsin istiyorum.” dedi.
Seçimi “Macron kazansın” isteği
Pierrefitte-sur-Seine’de bir Türk marketinde çalışan İstanbul doğumlu Hasan Yıldız, seçimi Macron’un kazanmasını istediğini dile getirdi.
Macron’dan beklentilerini sıralayan Yıldız, sokakların daha temiz tutulmasını ve her sokak başına iki çöp tenekesi konulmasını istedi. Yıldız, Fransa’da hastanelerde bekleme sürelerinin en az birkaç saat, valiliklerde de kamu işlemleri için 2-3 aydan fazla gibi uzun bekleme sürelerinin olduğuna dikkat çekerek “Umarım (Macron) randevu sürelerini düşürebilir.” dedi.
Trafikten muzdarip olduklarını dile getiren Yıldız, Paris çevresindeki trafiğin çok bunaltıcı olduğunu, bu nedenle her gün işe geç kaldıklarını belirtti. Yıldız, ülkedeki eğitim kurumu sayısının da artmasını istediğini söyledi.
“(Macron’un) en azından ırkçılık düşüncesi yok”
Sarcelles kentinde restoran işletmecisi Kırşehirli Ahmet Karaağaç, 2003’ten bu yana yaşadığı Fransa’da gelecek seçimin, vatandaşların yararına olmasını istediğini ifade etti. Karaağaç, Macron’un Le Pen’den daha iyi olduğunu düşündüğünü, vergiler ve asgari ücret konusunda insanlara fazla olanak sağlamasa da “(Macron’un) en azından ırkçılık düşüncesi yok.” dedi. Le Pen’in iktidara geldiği takdirde başörtüsünü yasaklayacağı yönünde söylentiler olduğuna dikkat çeken Karaağaç, “Bu durum, biz Türk toplumu ve Müslüman toplumunu iyi yönden etkilemez.” diye konuştu. Karaağaç, kendileri vatandaş olmadığı için oy kullanamadıklarını, yine de Fransa’da yaşadıklarını ve çocuklarının geleceği için Fransa’yı düşünmeleri gerektiğini belirtti. (c/aa)