Soğuk Sever Virüse Dikkat
- SAĞLIK
- 15 Eylül 2020
Kış ayları beraberinde soğuk algınlıkları, solunum yolu enfeksiyonu ve grip getiriyor. Halk arasında soğuk algınlığı ile grip, bulgularının benzerlik göstermesinden dolayı birbirine karıştırılıyor. Virüslerden kaynaklanan soğuk algınlığı daha hafif seyrederken, solunum yollarını etkileyen, influenza virüsünden meydana gelen grip, daha sık görülen, oldukça bulaşıcı bir hastalıktır.
ORTALAMA 500 BİN İNSAN ÖLÜYOR
Prof. Dr. Bülent Tutluoğlu, yaptığı açıklamada sonbahardan kış mevsimine geçildiğinde nezle ve grip hastalıklarının görülme sıklığının arttığını belirtti. Her yıl dünya çapında ortalama 500 bin insanın ölümüne neden olan influenza virüsünün farklı üç türü olduğuna dikkat çeken Tutluoğlu, influenza B ve C’nin hafif seyreden ve ayakta atlatılabilecek bir form olduğunu, yüksek ateş, aşırı halsizlik, yaygın vücut ağrıları, titreme, kuru öksürük gibi belirtiler gösterdiğini, fakat influenza A’nın daha ağır seyrettiğini, konak yelpazesinin çok geniş olduğunu, bir salgına neden olabileceğini vurguladı ve şöyle devam etti:
“Grip mikrobu sık mutasyon geçiren bir virüstür. Dolayısıyla her sene form değiştirir. Grip aşısı bir sene önce sık rastlanan grip mikroplarının türlerine göre hazırlanır. Etkinliği yüzde 60-80 arasında değişmektedir. 60 yaş üstü kişilere sağlık problemi olup olmadığına bakmaksızın, her yaş grubundan diyabet, kronik akciğer hastalıkları, kalp hastalıkları, böbrek-karaciğer yetersizliği, kanser hastaları, bağışıklık sistemini baskılayan hastalıklar, bağışıklığı baskılayıcı ilaç kullanan hastalar ile bakımevlerinde yaşayan ve çalışan kişilere, sağlık çalışanlarına her sene sonbahar aylarında grip aşısı yapmakta fayda vardır.”
AŞININ ROLÜ BÜYÜK
Yıllık grip aşısı sadece gribe karşı korumuyor, aynı zamanda grip sonrası gelişebilecek diğer hastalıkların (zatürre gibi) gelişmesini engelliyor ya da bulguları hafifletmenin öncelikli adımı olarak koruma sağlıyor. Akciğerin iltihaplanması sonucu ortaya çıkan zatürrenin her yaşta hafif ya da ciddi enfeksiyona neden olabildiğinin altını çizen uzmanlar, hastalığın yüksek ateş, öksürük, paslı balgam gibi şikâyetlerle ortaya çıktığını ve hastanın acil olarak doktora gitme ihtiyacı hissettiğini belirtiyor.
GRİP AŞISI KOVİD-19’DAN KORUR MU?
Grip aşısının Kovid-19 enfeksiyonuna karşı herhangi bir koruma sağlamadığının altını çizen Prof. Dr. Tutluoğlu, şunları kaydetti:
“Grip aşısının Kovid-19 enfeksiyonuna karşı koruyucu bir rolü yoktur. Ancak Kovid belirtileri ile grip belirtileri karışabileceği için pandemi döneminde en azından gribi ekarte etmek için grip aşısı toplumun tüm kesimlerine önerilmektedir. Grip çok sayıda hastanın ölümüne yol açan ciddi bir enfeksiyondur. Kovid’le birlikte aynı hastada görülme ihtimali üzerinde durulmaktadır. Böyle bir durumda tablo daha ağırlaşacağı için hastanın ölümüne yol açabilir. Grip riskini azaltmak bu konuda avantaj sağlayabilir.”
İNFLUENZA VİRÜSÜNÜN YAPISI
Yapılan araştırmalar soğuk havalarda virüslerin yapısının değiştiğini gösteriyor. Soğuk havada virüsler, etraflarını kaplayan yağlı bir yapı oluşturur. Sonrasında jel kıvamına gelen bu yapı, virüsü dış etkenlerden koruyor. Sıcak havalarda sıcaklıktan ve diğer dış etkenlerden kolaylıkla zarar gören virüsler, etrafını saran jel sayesinde korunur ve hayatta kalmayı başarır. Bu koruma sayesinde de insandan insana öksürme, hapşırma ve konuşma esnasında havaya saçılan damlacıkların, sağlıklı bireylerin solumasıyla kolaylıkla bulaşmaktadır. Ayrıca virüsle kirlenmiş yüzeylere temas sonucunda da eller aracılığı ile kişiden kişiye bulaşır. Virüsü koruyan jel 16 derecenin üzerindeki sıcaklıklarda erimeye başlar. Kolaylıkla insan vücuduna giren virüsler, ağız ve burun boşuklarında sıcak havayla temas edince, bu jel erir ve kişide enfeksiyona yol açar. İlkbahar ve yaz ayları gelince virüsler koruyucu jel tabakalarını kaybeder ve hayatta kalmaları, dolayısıyla hastalık yapmaları güçleşir.
GRİPTEN KORUNMANIN YOLLARI
Dünyanın en önemli sağlık sorunlarından sayılan enfeksiyon hastalıklarının yaşandığı bu dönemde vücut direnci azalıyor. Aşı bu tip hastalıklardan korunmada en etkin yol olarak önerilmektedir. Bunun yanı sıra kalabalık ortamlardan uzak durmak, sık sık el yıkamak, bol sıvı tüketmek, dengeli beslenmek ve uykusuz kalmamak, gripten korunmanın en etkili yöntemlerindendir. Soğuk havanın da etkisiyle zayıflayan bağışıklık sistemimizi, ihtiyacımız olan protein, karbonhidrat, yağ, vitamin ve mineraller ile enfeksiyon hastalıklarıyla mücadelede güçlendirmemiz gerekmektedir.